검색어를 입력하고 엔터를 누르세요

Sokaklarda Zamanın Portresi 'Dizi Cevapla 1988'

schedule 입력:

2010'ların sorumluluğunu üstlenen 'Cevapla' serisinin muhteşem finali

Kamera sokağa girdiğinde, dar bir sokakta bisiklet devrilmiş, evlerin her birinde elektrikli battaniyeler serilmiş ve kış güneşi parlamaktadır. tvN dizisi 'Cevapla 1988', tam o sokağa, Ssangmun-dong'un ortasına bizi götürmektedir. Sanki 'Harry Potter'ın 9 ve 3/4 peronundan geçer gibi, 2015'ten 1988'e zaman yolculuğuna çıkıyoruz. Ancak bu bir sihir değil, anılar ve empati bizi taşıyor.

Bu dizinin gerçek kahramanı aslında belirli bir karakter değil, 1988 yılı ve sokak topluluğunun kendisidir. Ortada bulunan Deok-seon'un evi etrafında, Seong-kyun'un, Sun-woo'nun, Jung-hwan'ın, Dong-ryong'un evleri yan yana, arka arkaya bağlıdır. Sanki 'Friends'in Central Perk kafe gibi, bu sokak her hikayenin başladığı ve bittiği bir merkezdir. Bu arada beş arkadaş rüzgar gibi gidip gelir. Deok-seon (Hyeri), Taek (Park Bo-gum), Jung-hwan (Ryu Jun-yeol), Sun-woo (Go Kyung-pyo), Dong-ryong (Lee Dong-hwi) karışık bir şekilde lise öğrencisi ve go oyuncusu olan beş gençtir ve o dönemin sıradan gençliğinin yüzünü mozaik gibi bir araya getirir.

Bölümlerin yüzeysel hikayesine bakıldığında, gündelik bir drama gibidir. Sınavı geçememek, öğle yemeği yanlarını değiş tokuş etmek, radyo hikayelerine hayatını bağlamak ve kışın kömür ateşinde kestane pişirerek bir gün geçirmekle geçer. 'Simpsonlar' veya 'Modern Aile' gibi sıradan bir yaşam hikayesi gibi görünmektedir.

Ancak 'Cevapla 1988', o gündelik yaşamın üzerine 88 Olimpiyatları gibi dev bir ulusal etkinliği ve Seul Olimpiyatları'nı hazırlayan şehrin havasını ekler. Olimpiyat meşalesi şehirden geçerken çocuklar sokaktan fırlayıp izler ve her evde renkli televizyonlar yer alırken dünyanın değişim hızını hissederler. 'Forrest Gump' Amerikan modern tarihinin önemli anlarında ana karakteri yerleştiriyorsa, 'Cevapla 1988' Kore modern tarihinin çalkantılı dönemini sokak insanlarının bakış açısıyla yeniden yapılandırır.

Aynı zamanda evin içinde hala ebeveyn neslinin ekonomik zorlukları, kardeşler arası anlaşmazlıklar ve sınav baskısının yükü birikmektedir. Tarih kitaplarında yer alan 1988 ile sokakta yaşanan 1988, farklı sıcaklıklarda bir arada var olmaktadır.

Beş arkadaş, beş farklı gençlik

Deok-seon evde ikinci çocuk olduğu için her zaman 'sandviç' muamelesi görmektedir. 'Harry Potter'daki Ron Weasley'in "Ben beş kardeşin arasında kaybolmuş bir hayaletim" dediği gibi, Deok-seon da ablası Bora ve kardeşi No-eul arasında varlık hissini kaybetmektedir. Ancak arkadaşları arasında bir atmosfer yaratıcı olarak, sokakta 2. kattan bağırarak tüm mahalleyi uyandıran 'sokak lideri' olarak yaşamaktadır.

Jung-hwan az konuşan ve alaycı bir tiptir, ancak aile ve arkadaşlarını korurken kimsenin görmediği yerlerde sessizce hareket eden bir tiptir. 'Yüzüklerin Efendisi'ndeki Sam gibi bir varlık. Dışarıdan şikayetçi görünse de, önemli anlarda her zaman oradadır. Sun-woo, sorumluluk sahibi en büyük çocuk ve annesinin en güvenilir destekçisidir, Dong-ryong ise dans ve modaya gönül veren bir mahalle eğlencelisidir. 1988'deki Ssangmun-dong versiyonunun 'Queer Eye' moda uzmanı demek abartı olmaz.

Bu beş arkadaşın arasında dahi bir dahi go oyuncusu olan Taek, dünya işlerine pek aşina değildir, ancak go tahtası önünde her şey netleşen bir karakter olarak tasvir edilir. 'Big Bang Teorisi'ndeki Sheldon Cooper fizik dehasıysa, Taek go dehasıdır. Sosyal becerileri zayıf ama kendi saflığı ve samimiyeti vardır. Bu beş kişi bir odada toplanıp ramen pişirirken, Taek'in go yurduna akın edip geceyi geçirdiğinde ve birinin karşılıksız aşkı üzerine hafif bir gerginlik oluştuğunda, dizi gençlik hikayesinin heyecanını ve aile dramasının sıcaklığını aynı anda yakalar.

Sokaktaki yetişkinlerin hikayeleri de bu dizinin önemli bir parçasıdır. Deok-seon'un babası, Dong-ryong'un babası ve Jung-hwan'ın babası, ayrıca Sun-woo'nun annesi, komşular birbirlerinin evine 'Friends' dizisindeki Monica'nın evi gibi serbestçe girip çıkar ve yemekleri paylaşır, para ödünç verir ve bazen çocuk meseleleri yüzünden kavga ederken bir kadeh içki ile hemen barışırlar.

Her ailenin kendine özgü yaraları vardır. İşten çıkarılma tehlikesiyle karşılaşan bir baba, erken kocasını kaybedip tek başına oğlunu büyüten bir anne, evin durumu nedeniyle sürekli özür dileyen ebeveynler. Ancak bu yaralar dizide 'Bu kadar yakın' gibi ağır bir melodram olarak aşırı dramatize edilmez. Sofra üzerindeki bir şaka, pazardan alınan bir torba meyve, kar yağdığında biriken karı birlikte temizleme sahneleri içinde doğal bir şekilde ortaya çıkar.

İzleyici açısından büyük bir olay olmadan akıp giden bir dizi gibi görünse de, karakterlerin küçük duygusal değişimleri ve ilişkilerin dokusu her bölümde birikmektedir. Sanki 'Before Sunrise' üçlemesi gibi, dramatik olaylardan çok diyaloglar, bakışlar ve sessizlik daha fazla şey anlatan bir dizi.

Dizi sık sık bir karakterin bakış açısını takip ederek geçmişi hatırlatır veya şimdi kaybolmuş manzaraları özlemle gösterir. El yazısıyla yazılmış mektuplar, telefon kulübesinin önünde sıraya giren insanlar, ev telefonuna tüm ailenin toplanıp ahizeyi kapma manzarası doğal bir şekilde ortaya çıkar. 'We Are Who' gibi Batılı sitcomlar "Eskiden herkes böyleydi" diyerek anıları çağrıştırır.

Ancak bu geçmiş tasviri sadece 'O zamanlar güzeldi' duygusuyla kalmaz, o dönemin rahatsızlıklarını ve güvensizliklerini de gösterir. Sınav cehennemi, ataerkil kültür, kadınlara karşı çifte standart, ekonomik kutuplaşmanın gölgeleri gibi unsurlar bölümlerin her yerinde yer alır. 'Mad Men' 1960'ların Amerika'sının ihtişamını ve aynı zamanda ırkçılığı, cinsiyet ayrımcılığını dürüstçe gösterdiği gibi, 'Cevapla 1988' de geçmişi koşulsuz olarak yüceltmez.

Bu nedenle sokak çocuklarının ve ebeveynlerinin günlük yaşamları bazen keskin bir şekilde acı verici gelir. Hiçbirinin hayatı mükemmel değildi ama birbirlerinin eksikliklerini tamamlayarak hayatta kalma hissi genel olarak geçerlidir. "Biz mükemmel değildik ama birlikteydik" mesajı ince bir şekilde iletilir.

Hikaye ilerledikçe 'Cevapla 1988', basit bir büyüme hikayesinin ötesine geçerek zaman ve hafıza üzerine bir drama haline gelir. İlk bölümden itibaren yetişkin olan birinin mevcut zaman dilimi ara sıra ortaya çıkar ve izleyici şimdi Park Deok-seon'un kiminle evlendiğini, Ssangmun-dong halkının nasıl dağıldığını merak eder. 'How I Met Your Mother'daki "Anne kim?" gizemi gibi, "Koca kim?" hikayesi izleyiciyi yakalar.

Ancak bu dizinin gerçek gücü, 'Koca kim?' gizeminden ziyade, o süreci geçirdiğimiz zamanın kendisini ne kadar hassas bir şekilde gösterdiğidir. Sayısız sofra, sayısız tartışma ve barışma, sayısız sokak gecesi havasından geçerek, karakterlerin yavaş yavaş yetişkinleşme süreci zengin bir şekilde sergilenir.

Sonunu burada açıklamayacağım. Ancak o son sahneye kadar izleyicinin sokak insanlarıyla birlikte biriktirdiği zamanın kalınlığı, o kararı herkesin kalbinde doğal bir şekilde kabul ettirir. 'Sixth Sense' sürprizinin çarpıcı olmasının nedeni, önceden serilen ipuçlarıdır; 'Cevapla 1988'in sonu da 20 bölüm boyunca biriktirilen ilişkilerin yoğunluğu sayesinde ikna edici olur.

Nostaljinin modern yeniden yapımı... Gülme ve gözyaşının ritmi

Sanat açısından bakıldığında 'Cevapla 1988', Kore dizisinin 'nostaljiyi' nasıl modern bir şekilde yeniden işleyebileceğini gösteren örneklerden biridir. Bu dizinin sevilmesinin en büyük nedeni, geçmişi sadece yüceltmemesi, o dönemin sıcaklığını, kokusunu, rahatsızlıklarını ve sıcaklığını aynı anda kucaklamasıdır.

1988 yılı, Kore toplumunun hızlı bir değişim yaşadığı bir dönüm noktasıdır ve dizi, o geçiş döneminin karmaşasını ve heyecanını sokak gibi küçük bir dünyada yoğunlaştırır. Kamera sık sık karakterlerin yüzlerinden çok sokak manzaralarına, evdeki eski eşyalara, kömür gazı alarmlarına, okul kıyafetlerine ve spor kıyafetlerine yavaşça odaklanır. Bu nesnelerin birikimi, dönemin dokusunu oluşturur. 'Amelie'de kamera küçük nesnelere sevgi dolu bir bakış atıyorsa, 'Cevapla 1988' de her bir nesneye zamanın ağırlığını yükler.

Yönetim ve kurgu, duyguların ritmini hassas bir şekilde yakalar. Gülme ve gözyaşı, 'Yıldızlardan Gelen' gibi abartılı bir şekilde değil, sıradan diyaloglar ve yaşam gürültüsü arasında sızar. Bugün arkadaşlarla gülüp eğleniyor gibi görünse de, son anlatım cümlesinde aniden duygulanırız. 'Up' filminin açılış montajı 4 dakikada bir ömrü kapsıyorsa, 'Cevapla 1988'in son monologu bir cümleyle bir bölümü özetler.

Bu ritmi destekleyen şey ise OST'dir. Dönemin şarkılarının yeniden düzenlenmiş halleri sahnelerle doğal bir şekilde birleşerek izleyicinin hafızasını canlandırır. 80-90'ları doğrudan deneyimleyen nesil için kişisel anılar çağrılırken, sonraki nesil için 'Anne ve babanın gençliği' tanıdık ama sıcak bir şekilde gelir. 'Galaksinin Koruyucuları'nın OST'si 70-80'lerin pop müziğiyle nesilleri kapsıyorsa, 'Cevapla 1988'in müziği de zamanın ötesinde duyguları bağlar.

Her karakterin hikayesi de çok boyutludur. Deok-seon, Taek, Jung-hwan, Sun-woo, Dong-ryong beş arkadaşın hikayesi romantizm ve dostluk arasında geçerken, ebeveyn neslinin bireysel hikayeleri de önemli bir şekilde ele alınmaktadır. Özellikle Sun-woo'nun annesi ve sokak amcalarının hikayesi, Kore dizilerinde genellikle yan karakter olarak tüketilen ebeveyn nesline gerçek bir anlatı kazandırması açısından büyük bir anlam taşır.

Bu dizide yetişkinler sadece çocukların aşkını engelleyen veya destekleyen 'Kingsman' mentoru gibi bir araç değil, kendi hayatlarının kahramanı olarak tasvir edilir. Bu sayede nesiller arası çatışma daha gerçekçi görünür ve nesiller farklı olsa bile paylaşılan duyguların kesişim noktası doğal bir şekilde ortaya çıkar. 'Gilmore Girls' annesi ve kızı arasındaki ilişkiyi eşit bir şekilde çizerken, 'Cevapla 1988' de ebeveynleri ve çocukları kendi hayatlarını yaşayan bağımsız bireyler olarak saygı gösterir.

Elbette 'Cevapla 1988' mükemmel değildir. Sokak topluluğunun bağlılığı, gerçek hayatta artık bulması zor bir manzara olduğundan, bazı izleyicilere aşırı bir idealizasyon gibi gelebilir. Tıpkı 'Notting Hill' Londrası veya 'Midnight in Paris' Paris'i gibi, gerçekte olduğundan çok daha güzel bir versiyon olabilir.

Ayrıca, uzun süreli bir zaman dilimi ve ayrıntılı bir gündelik yaşam tasvir edildiği için, bazıları için temposu yavaş gelebilir. '24' veya 'Breaking Bad' gibi her bölümde şok ve sürpriz bekleyen izleyiciler için sıkıcı olabilir. Koca bulma hikayesinin ikinci yarıda biraz fazla vurgulanması nedeniyle bazı karakterlerin hikayelerinin feda edildiği eleştirileri de vardır.

Yine de bu eserin uzun süreli tekrar yayın ve izleme popülaritesinin devam etmesinin nedeni, eksiklikleri telafi edecek kadar 'ilişkilerin detayları'nı iyi bir şekilde yansıtmasıdır. İzleyici tamamen yeni bir hikaye izlemiyor, bir yerlerde zaten bildiği duygularla yeniden karşılaşıyor. 'Spirited Away' izleyip "İçimdeki çocukluğumu buldum" derken, 'Cevapla 1988' izleyip "İçimdeki sokağı buldum" demek gibi.

Soruyor: "Başarıdan daha önemli olan nedir?"

Bir diğer dikkat çekici nokta, bu dizinin aile ve gençliği ele alış biçimidir. Birçok dizide 'başarı' ve 'aşk' hikayenin nihai hedefiyken, 'Cevapla 1988' birlikte yemek yemenin, soğuk kış gecelerinde aynı yastığı paylaşmanın ve sınavı kaybettiğinde yanında kimin olduğunu bilmenin daha önemli olduğunu söyler.

Yani, karakterlerin hayatlarının gözle görülür şekilde olağanüstü olmasına gerek yoktur mesajıdır. Bu, 'Sky Castle'daki yoğun rekabet ve özellik biriktirme içinde yaşayan 2010'lar sonrası izleyicilere oldukça büyük bir teselli olarak gelir. Büyük başarılar yerine, sıradan yaşamın kendisine değerli bir bakış açısı bu dizinin temel erdemidir. 'Little Miss Sunshine' "Birinci olmasan da olur" derken, 'Cevapla 1988' "Özel olmasan da olur" der.

Ssangmun-dong sokak halkını izlerken, ben de bir zamanlar benzer bir topluluk içinde olup olmadığımı ya da gelecekte böyle ilişkiler kurup kuramayacağımı düşünmeye başlıyorum. Bu dizi, "O zamanlar daha iyiydi" demeden, en azından birbirimizin kapısına kadar yürüyüp zile basmayı ihmal etmediğimiz zamanların sıcaklığını çok ince bir şekilde yeniden canlandırıyor. Tıpkı 'My Neighbor Totoro'nun 1950'lerin Japon kırsalındaki topluluğu yeniden canlandırması gibi.

Ayrıca, ebeveyn ve çocuk arasındaki ilişkiyi sıkça düşünenler için de iyi bir eser. Ebeveyn açısından bakıldığında sokak yetişkinlerinin hataları ve yetersizlikleri 'The Office' dizisindeki Michael Scott kadar utanç verici hissedilebilirken, çocuk açısından "Bu bizim ev hikayemiz değil mi?" diyecek kadar tanıdık sahneler ortaya çıkmaktadır.

Bu süreçte "Birbirimize biraz daha az keskin olsaydık ne olurdu?" duygusu ve "Yine de elimizden gelenin en iyisini yapıyorduk" anlayışı aynı anda gelir. Bu nedenle bu dizi yalnız başına izlenebileceği gibi, aileyle birlikte tekrar izlendiğinde tamamen farklı bir his verir. 'Coco'yu aileyle izlemek duyguyu artırıyorsa, 'Cevapla 1988' de nesiller boyunca birlikte izlendiğinde daha büyük bir yankı yaratır.

Son olarak, hayatın çok hızlı geçtiğini düşünenlere 'Cevapla 1988'i öneririm. Gösterişli olaylar olmadan, küçük diyaloglar ve sıradan alışkanlıkların birikerek hayat manzarasını oluşturduğunu çok yavaş ama sağlam bir şekilde gösteriyor.

Bu diziyi izlerken bir noktada, ekrandaki Ssangmun-dong sokağı benim hafızamın bir köşesiyle örtüşüyor. Ve bir gün hepimizin 1988'i, her birimizin sokağı da birinin kalbinde böyle yeniden 'cevap' verecektir düşüncesi sessizce sızar.

Bu duyguyu bir kez olsun hissetmek isteyenler için, bu dizi zaman ayırmaya değer uzun bir mektuptur. 'Before Sunset' filmindeki son sahne gibi, "O uçağı kaçıracaksın" dediğimizde, biz de seve seve o uçağı kaçırma niyetiyle bu sokakta kalmak isteriz. Ssangmun-dong sokağı böyle bir yerdir. Bir kez girdiğinizde kolayca çıkmak istemeyeceğiniz, sıcak, gürültülü ve rahatsız edici ama özlem duyulan bir yer.

×
링크가 복사되었습니다